Psikoloji

Take Your Pills Xanax İncelemesi: Görünenin Ardındaki

Take Your Pills Xanax Netflix kataloğunda yer alan 2022 yapımı belgesel film hakkında konuştuğumuz yazımız sizlerle…

Çoğumuzun içinde bastırdığı korku, kaygı veya endişe zaman zaman panik atak, anksiyete veya depresyon gibi psikolojik rahatsızlıklarla ön plana çıkar. Böyle durumlarda kişiler bazen psikolog veya psikiyatristle tedavi yoluna girmek isterler veya ilaç kullanmayı tercih ederler. Kullanılan popüler ilaçlardan biri de Xanax’tır. Hadi gelin, Xanax ’ın Netflix yapımlı belgeselini inceleyelim.

Psikiyatristlerin anksiyete, panik atak ve depresyon gibi durumlar için yazdığı Xanax reçetesi son 20 yılda hızla arttı. Belgeselde her 8 Amerikalıdan birinin bu hapı kullandığı söyleniyor. Özellikle popüler olduğu dönemlerde gazete ve dergilerdeki reklamlar bu kullanımın artmasını daha da tetikledi.

Bu nedenle 1997 yılında FDA tarafından alınan bir kararla antidepresanların reklamının yapılması yasaklandı. Ancak bu kararla beraber hem psikiyatri randevularında hem de antidepresan reçetelerinde yaklaşık %40 artış görüldü.

Elbette bu ilaçlar doğru kullanıldığında tedavi süreçlerinde oldukça olumlu sonuçlar veriyor ancak doğru kullanılmazsa da ortaya çıkardığı riskler oldukça şaşırtıcı. Take Your Pills Xanax belgeselinde hem uzmanlarla hem de ilacı kullananlarla ilaca başlama öyküleri, ilacın yan etkileri ve bağımlılık süreçleri hakkında görüşme yapılıyor.

Bu hap hem çok hızlı etki ediyor, hem ulaşılabilir hem de oldukça basit bir çözüm. Bu da onu pazarlayabilmek için ciddi bir altyapı sağlıyor. Ancak tehlikeli oluşu ve bağımlılığı tetiklemesi göz ardı edilmemesi gereken yanlarından biri.

Kaygı Bozuklukları

Vücudumuzda kaygı duyduğumuzda ve korktuğumuza birbirine benzer bir değişim oluyor. Duygu merkezi olan amigdala, korku veya kaygı durumunda alarm durumuna geçer ve “fight or flight” dediğimiz savaş ya da kaç tepkisi vermeye başlar. Böylece sempatik sinir sistemimizin aksiyona geçmesine sebep olur. Kan pompalanmaya, kaslar gerilmeye, göz bebekleri büyümeye ve kalp atışı hızlanmaya başlar.

Kaygı bozukluğu tanısına sahip olan kişiler aslında sahip oldukları kaygı enerjisini veya adrenalini hem zihinsel hem de fiziksel olarak felç edici bulurlar. Örneğin; uçağa binmek, kalabalık önünde konuşmak, uykuya geçme hali kaygının yüksek olduğu durumlardır. Ancak bu his günlük işlerini yapamayacak kadar hayatlarını etkilemeye başladığında rahatsız edici olmaya başlar.

Örneğin, anksiyete krizi anlarında vücutlarında sıcak basması ve basınç hissedebilirler. Bu değişim, hızlanan kalp atışı ve nefes alış verişi amigdalanın her bireye verdiği normal bir savaş ya da kaç tepkisidir ancak onlar için dayanılmaz bir durum haline gelmiştir. Bu yüzden psikolojik olarak kişilere korku ve endişe verebilir.

Kaygı ve amigdalanın harekete geçmesi herkeste bir derece gerçekleşir. Ancak kaygı bozukluğuna sahip olan kişiler sanki sadece onların problemleri varmış hissine kapılabilirler. Sanki etraftaki herkes kusursuz bir hayat yaşıyormuş gibi hissederler. Bu yüzden anksiyetenin tipik belirtileri düşünceleri susturamamak, uykusuzluk, sindirim problemleri, cinsel işlev bozuklukları olabilir.

Xanax’a Yakın Bakış

Take Your Pills Xanax

Xanax için halk arasında 5 dakikada her şeyi yoluna koyacak bir hap olduğu söylenir. Ancak bu hap nedir ve vücudumuza nasıl etki eder?

Kullananların çoğu eğer bu kadar bağımlı olacaklarını bilselerdi asla o ilk hapı almayacaklarını söylüyorlar. Çünkü tedavi süreci kaçmak istenilen veya başa çıkılamayan sorunlardan çok daha zorlu bir süreç ve bağımlılık sonrası bozulan bir çok şeyi düzeltme kısmına geçmeniz gerekiyor.

Kaygı hissedilen anda ise Xanax alındığında yaklaşık 3-4 dakikada vücut alarm durumundan uzaklaşır ve rahatlar. Bu kadar hızlı etki ettiği için sanki sihirli bir değnek gibidir. Oluruna bırakma hissiyle beraber, tüm stresi ve derdi unutturan bir etkisi var.

Xanax benzodiazepin grubundadır, bu grubun içinde aynı zamanda valium, klonopin gibi halk diğer popüler ilaçlar da bulunur. Benzodiazepin beyindeki ileticileri güçlendirir ve yatıştırıcı özelliğe sahiptir.

Beyin hücreleri arasındaki iletişimi azaltır ve beyin sakinleşir. Böylece yukarıda bahsettiğim savaş ya da kaç alarm durumu tam tersine döner. Kalp atışları ve nefes alış verişi yavaşlar. Bu durum hem fiziksel olarak hem de psikolojik olarak bir rahatlama sağlar.

Ancak Xanax etkisini çabuk gösterse de kısa süreli bir rahatlama sağlar ve hızlıca etkisini yitirir. Bu şekilde insanı hızlıca yükseltir ama sonrasında da daha mutsuz ve ilaca muhtaç hale getirebilir. Bağımlılık yapan etkisi de budur aslında.

Özellikle günde birkaç doz tüketip aniden bıraktığınızda bunun rahatsız edici etkisi oldukça fazla olur. Bu yüzden doğru kullanımı doğru tedavi için önemlidir. 

Xanax Etkileri

1970’li yıllarda Xanax’ı uzun süre kullanıp bıraktıktan sonra insanlar vücutlarında hiç beklemedikleri tepkilerle karşılaştılar. Halsizlik, kalp çarpıntısı, uyuşukluk hissi, her şeyden kaçıp uzaklaşma isteği ve en önemlisi intihar.

Hastalar doktor doktor gezip çeşitli tahlillere girdiler ancak doğru bir teşhis bulunamadı. Çünkü doktorlar henüz Xanax yoksunluğunun bu derece tehlikeli sonuçları olabileceğini keşfetmemişlerdi, bu veriler hastaların kendi deneyimlerinden gelmeye başladı. Çünkü içerisinde bulunan uyuşturucu madde kişileri hem bağımlı hale getiriyor ve hem de yasa dışı yollarla satışa sunulmaya teşvik ediyordu.

Tüm bunlardan sonra psikiyatrist Dr. Heather Ashton benzodiazepin grubu ilaç kullanımı ile ilgili manuel bir kitap hazırladı. Bu hem ilacı kullananlar hem de doktorlar için önemli bir rehber niteliğinde literatüre yerleşti.

Scott Stossel

Take Your Pills Xanax

Scott Stossel, Take Your Pills Xanax belgeselinde Xanax deneyimini anlatan ve çocukluğundan bu yana kaygıyla boğuşmuş hastalardan biri ve aynı zamanda The Atlantic dergisinin editörü. Kaygıları o kadar yoğun ki bazen kusma atakları bile geçirebiliyor.

Yetişkin çağında yazar olduğu için topluluk önünde konuşmalar yapması gerekiyor ve bu kaygı onu çok rahatsız etmeye başlıyor. Daha sonra anksiyete ve Xanax ile ilgili olan deneyimlerini anlattığı “My age of Anxiety” adında bir kitap yazıyor.

Bu kitabın yazım aşamasında onu rahatlatacağına ve kitabın sonunda iyileşeceğine inanıyor. Bu kitap hem kaygısını yazarak onun için iyileştirici bir güç olacakken başkaları için de yol gösterici popüler bir kitap olacaktı.

Ancak kitabın kısa vadede güçlü bir etki yapması Stossel’in kaygılarını neredeyse iki katına çıkarıyor ve anksiyete yolculuğu bir süre daha devam ediyor. Belgeselde kısaca bahsedilse de kitabını okumanın veya röportajlarını izlemenin faydalı olacağını düşünüyorum.

Sosyal Medya Etkisi

Anksiyetenin içinde bulunduğumuz teknoloji çağıyla oldukça güçlü bir ilişkisi var aslında. Çünkü özellikle sosyal medyada bitmek bilmeyen bir beklenti var. Takipçi sayıları, beğeni sayıları, izlenme rekorları insanlarda kaçarı olmayan bir kaygı yaratabiliyor.

Aklımız sürekli telefonlarda veya bilgisayarlarda yani içinde olduğumuz ana ait değiliz. Belgeselde telefonlarla beraber bedenimizden, birbirimizden ve doğadan ayrı kaldığımızı söylüyor, bu cümle beni çok etkiledi. Çünkü deneyimlerizden ziyade sadece dışa odaklanılan bir dünya sosyal medya.

Örneğin, sosyal medya hesabınızı girdiğinizde insanların paylaşımlarını izlerken ne kadar çok şey düşündüğünüzün fark etmeye çalışın. Gördüğümüz ürkütücü bir haber, imrendiğimiz görseller, mutlu edici kareler hepsi arka arkaya geldiğinde her bir görüntü için ortalama 5 saniye bir şeyler hissedip ekranı kaydırmaya devam ediyoruz. Bu beynimiz için sürekli uyarı halinde olması ve kaygıyı tetiklemesi demek.

İlaçların Yan Etkileri

Her ilacın risk-fayda analizi vardır elbette. Ancak uzun süreli benzodiazepin grubundaki Xanax gibi ilaçlar kullanmanın ciddi yan etkileri de olabilir. Bağımlılık yaratabildiği için ilacın yoksunluğu durumunda kişi kendini kaybedip mantıklı davranmayabilir.

Ayrıca uzun vadeli risklerinden bazıları da Alzheimer veya demans riskidir. Xanax beyin hücrelerini yavaşlatıyor ve bir süre sonra kullanılmayan hücreler ölmeye başlıyor. Bunun yanı sıra, tolerans adı verilen risk de mevcut.

Tolerans kişinin bir önceki aldığı ilaç etkisine ulaşabilmesi için daha fazla ilaca ihtiyaç duymasıdır. Yani vücut bir önceki miktara alıştığı için aynı etikleri alabilmeniz için daha fazla ilaç içmek isteyebilirsiniz.

En sık görülen yan etkiler yorgunluk, bitkinliktir. Aslında bu sayede uykuyu daha hızlı getirir. Belgeselde bu hisse “ketlenme etkisi” deniyor. Ketlenme etkisinde kişiler kendilerini daha rahatlamış, gevşemiş ve sersemlemiş hissedebiliyorlar.

Bu etki kimine göre istenen bir şeyken kimine göre bir yan etki olarak görülebilir. Bu yüzden kişilerin kendi risk-fayda analizlerini yapması önemlidir.

Dolayısıyla bu ilaçları kullanmaya başlamadan önce doktorunuza, psikiyatristinize başvurup doğru zamanda doğru şekilde kullanmaya başlamalısınız. Maalesef bu ilaçları kullanma eğitimi yeterince iyi verilmiyor. Bu ilaçlar kısa süreli alınmalı. Ayrıca piyasada sahte Xanax da olduğundan eczanlereden temin edilmelidir.  

Görünmeyen Teşvikler

İnsanlar artık günlerce terapiste gitmek ve para vermek istemiyor. Kısa vadede hızlı çözümlere ulaşmak istiyorlar. Bu da bir noktadan sonra doktorlar için de cezbedici hale geliyor. Özellikle hastalarını kısa vadede hızlı çözüme ulaştırdıklarında onların da randevu oluşturma sitelerindeki hizmet puanları da hızlıca yükseliyor.

Bu durum biraz karşılıklı ticari bir ilişkiye dönüşüyor. Özellikle ilaç şirketlerinin de teşvikleri ile beraber her üç taraf da kazançlı hale geliyor. Bu da tartışılan önemli konulardan biri. Uzmanlar tüm bu yan etkileri bilerek mi bu ilaçları veriyor, yoksa ilaç sektörlerinin oluşturduğu bir paradoksun içine miyiz? Görüldüğü üzere kendi analizinizi yapıp bilinçli bir karar vermek oldukça önemli.

Kaygıyı Doğru Kullanmak

Tıbbi gelişmeler iyi ki varlar, Xanax’ın hastalar üzerindeki faydasını görmemek mümkün değil. Ancak sorun sadece şu: Onları çok sık ve uzun süre kullanmak.

Hayat zorluklarına karşı herkes kendince yöntemlerle hareket ediyor. Tıbbi tedavilerin gelişmesi ve hapların bulunmasıyla beraber hayatımızda bazı şeyler de değişti. Nasıl ki şiddetli bir baş ağrısı için ağrı kesici almayı tercih ediyorsanız, psikolojik bir probleminiz için de terapiye gitmeyi veya hap kullanmayı tercih edebilirsiniz. Bu ayıp veya saklanması gereken bir şey değildir.

Belgeselde de bahsedildiği gibi kaygı aslında bir enerjidir ve bu enerjiyi doğru kullandığınızda başarılı olma, daha odaklı olma veya daha hırslanma gibi olumlu bir şeye de dönüşebilir. Kaygının tanımak ve farkında olmak atılacak ilk adımlardan biri.

Son olarak Take Your Pills Xanax belgeselinde Fgeçen bir bölümü paylaşmak istiyorum:

“Seni kaygılandıran şeylerin farkındaysan ve onlardan kurtulamıyorsan atılacak en basit adımları hatırlamak önem arz ediyor. Öncelikle daima nefes almayı hatırla, yeterli miktarda uyu, egzersiz yap, mümkün olduğunca dışarı çık. Olabildiğince gevşemeye çalış, çünkü gevşeme ve kaygılanma vücutta aynı anda olmaz.”

Kaynakça

Take Your Pills: Xanax (2022). (2022, November 30). IMDb. https://www.imdb.com/title/tt23556804/

Wikipedia contributors. (2012, February 5). Benzodiazepin. Vikipedi. https://tr.wikipedia.org/wiki/Benzodiazepin

Wikipedia contributors. (2022a, January 15). Klonazepam. Vikipedi. https://tr.wikipedia.org/wiki/Klonazepam

Wikipedia contributors. (2022, March 28). Scott Stossel. Wikipedia. https://en.wikipedia.org/wiki/Scott_Stossel

Beytiye Nur Turhan

2000 yılında Bursa’da doğdum. Liseyi Bursa Ulubatlı Hasan Anadolu Lisesi’nde okudum. 2018 yılında girdiğim ODTÜ Psikoloji Bölümü’nde 4. sınıf öğrencisiyim. Lisans sürecim bittiğinde klinik psikoloji üzerine yüksek lisans yaparak eğitimime devam etmek istiyorum. Psikoloji ve psikolojinin ilgili olduğu her alanı okumaktan, yazmaktan ve dinlemekten oldukça keyif alıyorum.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir